Perşembe, Haziran 07, 2007

Ganim Osman Alman Medyasinda



Almanya ve Avrupa Bilmelidir

Irak'taki son gelişmeleri değerlendirmek, Kerkük'te referandumun iptal edilmesi gerektiğini, 140 maddenin Irak’ı bölmek ve adım adım iç savaşa süreklemsi, Türkmenlerin ve Irak Türkmen Cephesi Sn. Dr. Sadettin Ergeç başkanlığında Irak’ın Toprak bütünlüğü için şimdiye kader yaptıkları mücadeleyi, Türkiye’nin PKK ile ilgili kuzey Irak sınır ötesi Askeri hareketinin hassasiyeti ve ABD göçlerinin Erbil, Sülaymanya ve Duhuk’un güvenliğini Kuzey Irak Bölge yönetimine devir etmesi ne anlama geldiğini, Alman kamuoyuna açık ve şeffaf bir şekilde ileterek Berlin’de uydu üzerinde yayın yapan Alman-Türk TD1 TV.nin Basın Gündemi’ne konuk olan Irak Türkmen Cephesi Berlin Temsilcisi Ganim Authman Gazetecilerin sorularına açıklık getirdi. Irak'ın toprak bütünlüğü için, istikrarlı, demokrasi temellere dayalı, barışçı ve her kesin eşit haklara sahip olması gereği BM ve Türkiye'nin gözlemciliğinde ülke genelinde sağlıklı bir sayım yapılması gerekmektedir, bu gözlemciliğe Almanya ve Avrupa ülkeleri de katılmaları gerekmektedir.
Authman, bir soruyu cevaplandırarak, ABD Irak'ı 2003 yılında işgal ederken ülkeye demokrasi ve insan hakları getireceklerini söylemişlerdi. Irak Türkmenlerinin insan hakları konusunda 2003 yılında gelen ABD ve ihtilaf kuvvetlerinden bir beklentisi olmuştur. ancak bu beklentilerin bugüne kadar yerine getirildiğini görmedik. Irak'ta binlerce insan öldürüldü ve insan hakları çiğnendi bunlara Türkmenlerde dahil olmuştur. Dünya İnsan Hakları Savunusu lider ülke olan Almanya, ve Avrupa ülkelerini buradan göreve davet ediyorum.
Ayrı bir soru Kerkük referandumun 2008 yılına ertelenmesi ile ilgili Authman’ın açıklamaları şöyle.140 Madde gereği önce Kerkük’te normalleştirme sonra sayım ondan sonra referandum yapılmasını ön görüyor, ama ne yazık ki görüyoruz ki Kerkük'te normalleştirme değil, bir anormalleştirme süreci söz konusu oluyor. Biz normalleştirme sürecinin doğru bir biçimde, tarafsız devletler, Birleşmiş milletler nezdinde devam etmesini, kesintiye uğramamasın öneriyoruz. Kerkük'te bize ait olan tüm dokümanlar iki defa yağmalandı, birisi 1991'de, Irak Kuweyet savaşı sırasında diğeri bu tarihte olandan çok daha ağır bir biçimde 2003 yılında Peşmergelerin Kerkük’e girmesiyle oldu. Bu nedenle biz ortalıkta ne kadar sayı telaffuz ediliyorsa hepsinin yanlış olduğunu ifade ediyoruz. Yanlış sayıların da doğru toplaması olsa bile neticede yanlışlıklar doğacaktır. Biz bu yanlışlıkları reddediyoruz, sonunda da referanduma gidilmemesini istiyoruz ozaman doğru bir referandumun olacağına da inanıyoruz.
Basın Gündemi programı yaklaşık iki saat devam etmiştir.

ITC Berlin Temsilciliği