Bu Hesap Bagdat'tan Dönmez!

Anayasa Referandumunda Sayisal Tutarsizliklar
Savas Nurettin

Irak anayasa referandumunun aciklanan gayri resmi sayilarina matematiksel bir inceleme yapacak olursak, ortaya cikacak tutarsizliklar, halkin iradesini yansitmadigini gösterecektir.

Özellikle Neyneve (Musul) vilayeti, en tutarsiz sonuclari vermektedir. Sünni ve Sii arabin yanisira Türkmen nufuslu Musul ve Pesmerge-ABD isgali altindaki Türkmen Talafer’den cikan oranlarin ”EVET” oylari olduguna kim inanir? Hem de 236 bin civarinda bir oy farkiyla.

Sunnilerin boykot ettigi Ocak 2005 secimlerindeki katilim orani ile referandum katilim orani dikkate alindiginda bu sonucun inanilmaz oldugu rahatlikla anlasilmaktadir.

Ocak secimlerinde kullanilan toplam oy sayisi 165,934 iken, referandumda kullanilan toplam oy sayisi 419,804 ’e yükselmistir. Yüzde 152.99 veya 253,870 oy artis görülmektedir. Bu artisin Ocak secimlerini boykot eden Sünnilerin referanduma katilmasiyla gerceklestigi tartisilmaz. Buna göre Kullanilan oy sayisinin artmasiyla HAYIR oylarinin degil de EVET oylarinin artmasi büyük bir tutarsizliktir.

Durum bir de Tamim (Kerkük) ile karsilastirildiginda , daha da netlik kazaniyor.

Ocak secimlerine oranla 35.2 yüzdesiyle artis gösteren bölgede 542,000 oy kullanilmistir.
Bu genel oranin 341,611 ’i yani %63 EVET oyu, 195,725’i yani %36 ise HAYIR oyu kullandigi idda edilmektedir.
Bu iddaya göre EVET oyu kullanan Kürtlerin Kerkük’e devam eden akinina ve idari kontrole karsi, Kerkük bölgesinde, Musul bölgesinin iki kati kadar HAYIR oyu kullanildigi ortaya cikmaktadir.

Anayasaya 326.774 EVET oraninin , Ocak secimlerine oranla toplam artistan daha fazla oldugu da ayrica görülmektedir. Bu ayni zamanda demek olurdu ki, secimleri boykot eden Sünnilerin hepsi anayasaya EVET oyu kullanmislardir!

Bu rakamlar ve tutarsizliklar göstermektedir ki, EVET de derseniz , HAYIR da derseniz, Irak’ta sonucu degistiremezsiniz.

Ancak haklariniz ve taleplerinizi vurgular ve kendiniz icin bir Siyasi Kisilik ortaya koyabilirsiniz.

Rakamlar: Irak Yüksek Secim Komisyonu ve Assosiated Press

ANAYASA REFERANDUMUNDA İLK SONUÇLAR

16 Ekim, 2005 12:38:00 (TSİ)
dün yapılan referandumun ilk sonuçları gelmeye başlarken, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, yeni anayasanın büyük ihtimalle geçeceğini söyledi.
Kerbela Seçim Komisyonu Başkanı Sefa el Musevi, Kerbela'da 440 bin kişinin oy kullandığını ve yüzde 95 'evet' oyu verildiğini açıkladı. Kerbela'da oylamaya katılım oranı ise yüzde 60 oldu. Irak hükümetindeki en büyük Şii parti olan Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi yetkililerinden Heysem el Hüseyni ise Bağdat, Basra ve Necef'te 'evet' oranının yüzde 90 olduğunu söyledi. El Hüseyni, her eyaletin tek tek dökümünü ise vermedi. Tikrit'teki seçim yetkililerinden Salih Ferah ise kentte '43.571' hayır oyu çıktığını, bunun yüzde 96'lık bir oran olduğunu söyledi. Ferah, Selahaddin eyaletinde, Sünnilerin büyük çoğunlukta olduğu Samarra kenti hariç yüzde 65 'hayır' oyu çıktığını belirtti.

BM’den Irak’ta işgal güçlerine tepki

Birleşmiş Milletler, Irak’taki işgal güçlerinin, direnişçilere operasyon düzenlemeden önce bölgedeki sivilleri kaçmaya zorlamak için gıda ve su akışını kesmesinin, uluslararası hukuka aykırı olduğunu bildirdi.

BM’den ABD ordusuna ağır suçlama

Birleşmiş Milletler’in insan hakları sorumlusu, ABD ordusunu, kuşatma altındaki kentlerde yaşayan Iraklı sivilleri su ve yiyecekten mahrum bırakmakla suçladı.

Türkmen Sanat Dergisi

BUGÜN Bizi tanımayan, bize yaşam hakkını mahrum kılan, yerimizi yurdumuzu, bayırımızı başkalarına mübah kılıp peşkeş çeken, vatanı bölmeye zemin hazırlayan,iç savaşı, diskirminasyonu ilke edinen, Amerikan askeri'nin çizmesi gölgesinde yazılan ANAYASA'YA HAYIIIIIR Diyoruz . mersem.net

IRAK ANAYASA TASARISININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Cüneyt Mengü

Bu anayasanın yürürlüğe girmesi, ABD’nin Ortadoğu’daki bazı stratejik hedeflerinin gerçekleşmesinde katkı sağlayacaktır. Bu hedefler arasında ;
1.Irak’ta siyasi başarı elde edilmesi,
İşgalin meşrulaştırılması,
2. Ortadoğu projesi kapsamında yer alan diğer ülkeler için emsal teşkil etmesi,
3.İsrail’in güvenliğinin temini ve
4. Petrol akışının devamlılığının sağlanması şeklinde sıralamak mümkün olacaktır.

UYANMAK ve DAVRANMAK

[13.10.2005] -Irak''ta Amerikan ordusuna yapılan her saldırı sonrasında Amerikan basını da dahil olmak üzere basında çıkan ABD Irak savaşını kaybediyor haber ve yorumlarının ya yanlış ya da yönlendirilmiş olduğunu, ABD''nin Irak''ta savaşı kazandığının altını çizmiştim. Tekrar ediyorum, Washington, Irak''ta savaşı kazanmıştır. Çünkü Yeni-Muhafazakar Bush yönetiminin ve İsrail''in amacı Irak''ta demokrasinin kurulması değil, Irak''ın parçalanması olmuştur. Bu açıdan bakıldığında ABD aslında sadece suni Arapların bir bölümüne dayanan ve orta Irak ile sınırlı kalan direnişçi saldırılarını Irak''ın bölünmesinin alt yapısı olarak kullanmıştır.

ANAYASAYA HAYIR DİYORUZ

Sevgili Türkmen Kardeşim, Yurdumuz işgal altındadır. Yabancı ve yerli güçler işbirliği içinde toplumumuzun varlığını tehdit etmektedir.Yok etmeye çalışmaktadır.Tapu dairelerimiz yağmalanmış,nüfus kütükleri imha edilmiş,yer yer katliamlar yapılmaktadır. Yüzbinlerce yabancı bölgelerimize yerleştirilmiştir.Bu güne kadar sabırla ve ibretle Türkmenler adına hareket ettiklerini söyleyenlerin politikalarını izledik. Bölünme kaygusu ile müdahele etmedik ….ama sabrımız tükendi ..Artık harekete geçme zamanı gelmiştir…………Uygulanan senaryo bir kukla devletin kurulması yönündedir…bu habis senaryo gereği Türkmen Toplumu zayıflatılmalı,fakirleştirilmeliydi ve bunu Zayıf Türkmen örgütleri kurarak sağladılar…böylece……seçimdeki meşum neticeyi sağladılar……ARTIK YETER DEMENİN ZAMANI GELMİŞTİR….Bu habis senaryonun son perdesi yani anayasa referandumu yapılarak Türkmenleri yok edecekler Irak’ı parçalayacaklardır… bu anayasa sadece belli bir etnik guruba hizmet etmektedir.…..Buna izin verme …sen buna muktedirsin…..ANAYASAYA HAYIR DİYORUZ…..çünkü bu şartlar altında anayasa referandumu bizleri eritme politikasının bir uzantısıdır.bu anayasanın adil ve demokratik olacağına inanmıyoruz. …bu nedenle Anayasaya HAYIR DİYORUZ…. Sevgili Türkmen Kardeşim,Bu hassas ve tarihi dönüm noktasında Irak Türkmenleri adına sergilenen başarısızlığa daha fazla tahammülümüz kalmamıştır……….Yeniden ayağa kalkmalıyız…..ve harekete geçmeliyiz…Bu nedenlerle bütün Türkmenleri tek bir çatı altında toplanmaya davet ediyoruz….sende katıl…..yalnız kalma…ve ...gücünü göster……. Bu son fırsat olabilir…En derin Saygılarımla ….
10 Ekim 2005.
Prof.Dr.Ümit akkoyunlu
Türkmen Danışma Meclisi Başkanı

Anayasa Taslagina Ortak Tepki

Irak’ta 15 Ekim’de referanduma sunulacak anayasa taslagi,bilindigi gibi Türkmenlerin gelecegi bakimindan büyük önem tasimaktadir.

Gerek Türkmen siyasi kuruluslarindan gerekse de Türkmen aydinlari ve fikir adamlarindan, anayasa taslaginin kabul edilemeyecegi aciklamalari yapilmistir. Bu aciklamalar, beraberinde gelen ilmi tahlillerin sonucu yapilmistir. Bu beyanlar herhangi bir günlük politik amac gözetilmeden yapilmistir.

Sii agirlikli Sistani ittifaki ile gecici meclise giren Abbas Al bayati, Parti ideolojisi geregi –ismi Türkmen olmasina ragmen- politik din araclarini milli kimlikten üstün tutmasindan dolayi anayasayi kabul edecegini aciklamistir. ITC listesinden irak gecici meclisine Türkmenler tarafindan secilmesinin ardindan, ITC’den ayrilan Turkmeneli Partisi baskani Riyaz Sarikahya ise siyasi iradesizlik belirtileri göstermektedir.

Politik ve kisisel cikarlarin milli degerlerin üstünde tutulmasi, Türkmenlere anayasa taslaginda bicilmeye calisilan azinlik kefenine karsi gelme kudretini zayfatlamaktadir. Bu durum ayrica Türkmenler arasinda bölünmeleri de yaratmaktadir.

Anayasa referandumu konusunda ciliz catlak sesler Türkmenler tarafindan tepki ile karsilasmaktadir.

Anayasa taslagina tepkiler, Kerkük’te baslayan Türkmen mitingi ile start almis, Eylül ayi boyunca Danimarka’nin baskenti Kopenhag’da,Avrupa’nin dört bir yanindan binlerce Türkmenin katilimiyla hiz kazanarak, Norvec/Oslo, Hollanda/Lahey, Danimarka/Århus, Isvicre/Zürih ve son olarak Kanada/Toronto’da Türkmen anayasa protesto mitingleri devam etmistir.

Böylesine hassas bir dönemde iradi zaafiyet göstermemeli ve siyasi durumdan avantaj saglamak egilimiyle hareket edilmemelidir.
Bu nedenle Türkmen milli ve siyasi hareketi icerisinde faaliyet gösteren ve bu yolda söz sahibi oldugunu idda eden her birey, grup ve kurulus anayasa taslagi ile ilgili tavrini derhal ortya koymalidir.

Anayasa taslagina karsi tepki veren Türkmen kurulus ve sahsiyetler:
1- Irak Türkmen Cephesi
2- Irak Türkleri Kültür ve Yradimlasma Dernegi Genel Merkezi-Istanbul
3- Irak Türkleri Kültür ve Yradimlasma Dernegi Ankara Subesi
4- Irak Türkmenleri Kültür Dernegi – Kobenhavn
5- Irak Türkmenleri Kültür Dernegi – Århus
6- Türkmen Tanis Dernegi- Amsterdam
7- Irak Türkmen Dernegi- Hamburg
8- Irak Türkmen Kültür dernegi – München
9- Bir Ocak Dernegi – Chicago
10- Türkmen Dernegi-Toronto
11- Türkmen Milliyetci Cephesi- Dublin
12- Türkmen Evi Iraqiyoon.com
13- Irak Türkmen Insan haklari Dernegi Isvec ve Kerkük
14- Türkmen Dernegi – Goterborg
15- Irak Türkmenleri Dernegi- Zürih
16- Irak Türkmenleri Dernegi- Paris
17- Türkmen Danisma Meclisi- Ümit Akkoyunlu
18- Ziyat Köprülü- Yazar
19- Türkmen Irak Anayasa takip Komisyonu (20 Türkmen bilim adami ve düsünürden olusmaktadir)
20- Türkmen Karar Partisi- Kerkük
21- Türkmen Insan haklari Merkezi- Hollanda
22- Türkmeneli Milli Birligi-Kerkük
23- Türkmen Esnaflar Birligi-Kerkük
24- Türkmen Kadinlar Birligi-Kerkük
25- Türkmen Aydinlari Komisyonu- Irak
26- Türkmen Kardaslik Ocagi
27- Ahmet Muratli- ITC Ankara Temsilciligi
28- Ganim Osman- ITC Berlin Temsilciligi
29- Asif Serttürkmen-ITC Londra Temsilciligi
30- Ersad Salihi- ITC Suriye ve Lübnan Temsilciligi
31- Türkmen Hukukcular Birligi-Kerkük
32- Türkmen ôgrenci ve Genclik Birligi

Savas Nurettin
savasn@gmail.com
12 Ekim 2005

Ağabeyler öğrencileriniz sınıfta kaldılar

Son iki yıl altı Ay süresi içinde Türkmen siyasi hareketlerinde bir çok isim ortaya atıldı.....Bunların bir kısmı kendi iddialarına g?re yıllardır gizli teşkilatlarda çalışmışlar....ve her fırsatta bundan ?vünerek bahsetmektedirler.....Yurt dışındaki ağabeylerimizle devamlı irtibat içindelermişler......Bu arkadaşlarin mesajları her zaman birlik ve beraberlikten yana.....Amane yazık ki bu mesajlar TV ekranını süslemek ve milleti yanıltmak içinmiş.....Gerçekler ise herkesin kendine has gurup ve birbirlerinin tam aksine çalışıpMilleti unutmuşlar......Benim seslenişim bunlara değil... çünkü millet artık kimin ne yaptğının farkında.....Benim seslenişim saygıdeğer Ağabeylerimizedir....Ağabeyler....?ğrencilerinizi iyi eğitmemişsiniz..?ğrencileriniz sizleri yanılttılar... ?ğrencileriniz size yalan s?ylediler...?ğrencilerinizşehitlere ihanet ettiler... ?ğrencileriniz sınıfta kaldılar....karneleri yüz kızartıcı...ve ...ve...Ağabeyler... daha sınıfta olup ama sahadan uzak başka ?ğrenciler var..geç kalmadan sizi beklemektedirler....çok zor şartlar altında çalışmaktadırlar...ama beklemektedirler.. sizi beklemektedirler....ARTIK BU MİLLET İ?İNGELİN.........Saygılar Ali Mehdi

Irak’ta Anayasaya HAYIR

TÜRKMENLER AZINLIK DEGILDIR

Irak’ta bu ay icerisinde yapilmasi öngörülen anayasa referandumuna Türkmenler HAYIR diyecek.

Yeni Irak anayasa taslaginin Türkmenler bakimindan haklarinin savunuldugu, anayasal garantiye baglandigini ve Irak tarihinde ilk defa gerceklestigini idda ederek bu anyasaya evet denmesi gerektigini savunan siyasi gruplar vardir. Bu siyasi sahis ve gruplarin kendi sahsi ve siyasi menfaatlerinin Türkmen menfaatleriyle catistigi ortaya cikmaktadir.

Anayasa taslaginda Türkmenlerin bir kisim haklarinin yer aldigi dogrudur. Bu haklar, uluslararasi hukuk cercevesinde yer alan haklardan ibaret evrensel insan haklaridir. Burada bir toplumun milli ve siyasi kimliginden ziyade, birey haklari ve vicdan özgürlügü söz konusudur. Bu bireyci yaklasim, ortak milli kimligi pasivize eden bir yaklasimdir; Buna göre her birey/fert’in, vicdan hürriyeti ve kisinin insan olmasinin sonucu sahip oldugu haklarin anayasada garanti altina alinmasidir. Irak anayasa taslaginda yer alan Türkmence egitim ve ögrenim hakki, bu kapsamda degerlendirilmesi gereken bir örnektir. Dilin insan kimligi icin temel bir unsur olmasini teyid eden bu anayasa, ayni zamanda dilin bir milli ve ulusal kimligi olusturdugu gercegini tehdit olarak algilmasindan dolayi resmi dil niteligini kabul etmemektedir.

Burada, Türkmenlere anayasa taslaginda taninan haklarin azinlik haklariyla sinirlandirilmaya calisildiginin altini cizmek gereklidir.

Latincede Minority diye gecen kavramin uluslararasi hukuk düzeninde pek cok örnegine rastlamak mümkündür; Avrupa ülkelerinde, göcmenlerin farkli dil ve dine sahip olmalarindan dolayi azinlik olarak nitelendirilmektedirler. Türkiye’de ise farkli dinlere sahip hiristiyan ve yahudiler yasal düzenlemelerde azinlik statüsüne sahiptirler.

Görüldügü gibi Irak anayasa taslagi, Türkmenleri, Irak’in esas etnik unsuru saymayip sadece farkli dile sahip azinlik bir grup statüsüne sokmayi amaclamaktadir.

Bu nedenledir ki Türkmenler’in Irak’i esas etnik gruplarindan birisi oldugunu göz ardi eden diger bir ifade ile sonradan yerlesik göcmen nitelemesiyle azinlik statüsü taniyan anayasaya, ve bu hayati nedenin disinda bir cok menfii hukuki düzenlemelerden dolayi, bu tarihi dönemecte HAYIR demeliyiz.

Tepkimizi disari yansitmak mecburiyetindeyiz. Özellikle avrupa ülkelerindeki dernek yöneticileri ve Türkmenlerin 15 Ekim günü meydanlara cikip anayasayi protesto eylemi yapmalari gerekmektedir.

Saygilarimla
Savas Nurettin Karakaplan
09.10.05

IRAK ANAYASA TASLAĞI, “ETNİK TEMİZLİK” İÇİN BİR DAVETİYEDİR

Ziyat Köprülü
Irak’ta, 15 Ekim 2005 tarihinde referanduma sunulacak olan ve tüm Irak halklarının umut ve arayışlarına bir cevap oluşturması beklenen Anayasa Taslağı, ne yazık ki iktidardaki parti ve tarikatların çıkarlarına hizmet etmektedir. Üstelik taslağın, tüm kesimlerin ortak onayını kazanmadan oylamaya sunulacak olması, metnin yasallığına ilişkin tartışmaları da beraberinde getirmektedir.

Uzmanların, ‘Irak’ın geleceği için ciddi riskler taşıyan bu taslağın hazırlanma aşamasında keskinleşen etnik-mezhepsel kutuplaşmanın ciddi bir tehlike kaynağı olacağı’ yönündeki uyarıları göz ardı edilerek başlatılan referandum süreci, ülkemizi hızla bir iç savaşa, ardından da parçalanmaya sürükleyecektir.

Irak’ta yaşayan tüm kesimler tarafından anlaşmaya varılmadan Parlamento’ya sunulan ve salt bu nedenle “Yasallığı” dahi geniş bir tartışma konusu olan Anayasa Taslak metninde, Kerkük ile ilgili 58. madde korunurken, 53. maddenin sadece (a) fıkrasının korunmuş olması tamamen Kürtleri kayıran bir gelişmedir. Zira, Geçici Yönetim Yasası’nın 58. maddesinin, “2007 yılı sonunda referanduma gidilmesi” şeklinde yapılan düzenleme ile daha da keskinleştirildiğini görmemek imkansızdır. Bu nedenle; son şekli verilen Anayasa Taslağı’nın ilgili maddelerinde (58. madde çerçevesinde) öngörülen Kerkük’e geri dönüş ve şehrin geleceğinin tayinine ilişkin kural ve mekanizmaların tamamının iki yıl süresince korunmuş olması ve Kerkük’ün Bağdat ile birlikte başka vilayet ve bölgelerle birleşmesini önleyen düzenlemenin iptal edilmesi önümüzdeki dönemde ciddi sorunlara zemin hazırlayacaktır.

Önerilen Anayasa’nın en çok tartışılan maddelerinden birisi olan; “Kürtçe ve Arapça’nın resmi dil, Türkmen ve Süryanice’nin ise bu grupların yoğunlaştığı bölgelerde resmi dil olarak kabul edileceği” şeklindeki ifadeler ilk bakışta “iyi niyetli” bir yaklaşım olarak görünmektedir. Ancak, bu madde, hayata geçirilmesi halinde, Türkmen ve Süryanilerin yaşadığı ve ‘çoğunlukta olduğu’ bölgelerde ETNİK TEMİZLİK yapılması için açık bir davet niteliğine dönüşecektir. Çok yakın geçmişte Irak’ta ve özellikle Kerkük ve Telafer’de yapılan uygulamaları hatırlamak bile, bu maddenin kabulünün halk için adeta bir intihar anlamını taşıdığını ortaya koyacaktır. Ayrıca,ülke genelinde yaklaşık %18’lik bir nüfusa sahip olan bir milletin dilinin, %82 gibi bir çoğunluğa “Resmi Dil” olarak dikte ettirilmeye çalışılması da anti-demokratik bir uygulamadır.

Bu durumda; Anayasa Taslak metninin gözden geçirilmesi ve Irak’ın yalnızca bir bölümünün değil, tüm kesimlerinin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tekrar düzenlenmesi bir zorunluluktur. Bu, Irak’ın en kısa vadede istikrara kavuşması için yapılabilecek en akılcı çözümdür. Ve yetkililerin, bu milli görevi yerine getirmek üzere derhal harekete geçmesi gerekmektedir. Aksi halde, referandumda “Hayır” demekten başka bir seçenek kalmayacaktır.

Kobenhavn Ramazan Programi

Saygideger Kopenhag Türkmen Dernegi Üyeleri
Mübarek Ramazanin Hayirli Olmasini Dileriyoruz.

Irak'ta baslayan yeni dönem ile birlikte Türkmen kuruluslarinin üzerine düsen görevler de artmistir.
Bu gercekten hareketle vercegimiz hizmetlerde Kobenhavn derneginin siz degerli üyelerini de yardimlasmaya davet ediyoruz.

Talafer ve anayasa icin düzenlenen Kopenhag mitingin'e bütün avrupa ve dünyadan Türkmenler destek vermistir.
sizlerin de büyük katkilariyla basarili faaliyetler gerceklestirilmistir. Gelecekte de sizler ile omuza omuza yardimlasarak, hizmetlerimizi sürdürmeye haziriz.
Bunun icin sizlere tesekkür ederiz.
Icerisinde bulundugumuz mübarek ramazan ayi boyunca dernegimizde cesitli faaliyetlerimiz olacaktir;
1- Ramazan ayinin hergünü iftar sonrasi milli oyunumuz "sini zarf" oynanmaktadir.
2- Ramazan ayi münasebetiyle cumartesi günü 05 Ekim 2005 tarihinde bekarlara iftar yemegi verilecektir. Iftar yemeginin ardindan Türkmen sarkilarinin söylenecegi bir program gerceklestirillecektir.
3- Ramazanin ücüncü haftasi cumartesi günü 22 Ekim 2005 tarihinde sehitlerimizi anmak amaciyla mevlüt okunacaktir.
4- Ramazan Bayrami münasebetiyle 06 Aralik 2005 tarihi pazar günü bayramlasma töreni düzenlenecektir. Bayramlasma töreninde cocuklara bayram hediyeleri verilecek, cesitli yiyecek ve icecekler sunulacak ve müzik programi gerceklesecektir. Bayramlasma, bütün ailelerimizin birarada bulanabilmesi icin özel bir lokalde gerceklesecektir.
5- Dernegimiz ayrica Irak'ta Türkmenlere verilmek üzere cesitli yardim kampanyalari düzenlemektedir; Talafer'e yardim kampanyasi , Fuzuli Üniversitesi yardim kampanyasi ve ramazan ayi fitrat ve zekat yardimlari kampanyalarini düzenlemektedir.Bu kampanyalara katilmak icin yardimlarinizi, dernek yönetimine makbuz karsiliginde verebilirsiniz.
Programlarimiza bütün Türkmenler davetlidir.

Irak Türkmenleri Kültür Dernegi- Kobenhavn

Yönetim Kurulu

UEFA Kupasi macinda Türkmeneli bayragiyla sahaya cikan Mehmet ile röpörtaj

Foto(altta) Mehmet Türkmeneli bayragiyla
Århus mitinginde

Foto(üstte) Mehmet Sahaya girmeden 15
dakika önce Türkmeneli Århus Futbol
takimi formasiyla


Türkmeneli bayragiyla, uluslararasi futbol turnuvasinda sahaya inerek, Türkmenlere karsi politikalari protesto eden genc Mehmet ile görüstük.

T:Mehmet seni bir kez daha kutlariz.
M:Tesekkür ederim.
T: Bize anlatirmisin, elinde Türkmeneli bayragiyla sahaya neden girdin?
M: Irak'ta Türkmenlere karsi haksizliklar var. Anayasada haklarimiz yer almiyor, Talafer'de Türkmenler katlediliyor, Kerkük ve diger Türkmen bölgeleri elimizden aliniyor. Buna karsi basta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyada protesto gösterileri yaptik ama hic medya kurulusu sesimizi dünyaya duyurmak istemedi. Bize yapilan haksizliklari dünayadan saklamak istiyorlar. Bu durumu ve özellikle Irak'ta Türkmenlere yapilanlari protesto etmek istedim. Besiktasin maci kazanmasi da beni iyiden heyecanlandirdi.
T: peki sana bir sey olur diye korktun mu?
M: Hayir korkmadim, yaptigim kanunlara aykiri ama Türkmenlere karsi yapilanlar insanliga aykiri. ayrica Türkmen icin canim feda.
T: Yaptigin eylem cok iyi tepkiler aldi, kendini nasil hissediyorsun?
M: Cok mutluyum cünkü ailem, arkadaslarim ve herseyden önemlisi Irak'taki Türkmenler bu olaya cok sevindiler.
T: Tesekkür ederiz.
M: Ben tesekkür ederim. Türkmeneli'ye selamlarimla

Türkmen Sanatinda Özlülük

Türkmen kültür ve edebiyati, ortacaga kadar uzanan, degisik kültürlerle etkilesim icerisinde ve farkli formasyonlarla dolu bir sanat tarihine sahiptir.

Ortasya bozkirlarindan rüzgar esintisi, gece sessizligindeki bosluk, diger canlilarin ve doganin tonlari, günlük hayatimizin bilinc altindaki sözlerimiz, seslerimiz,renglerimiz, sekillerimiz ve hatta tavirlarimizi belirleyen etkenelerdir. Kisacasi özümüzdür.

Özlülük sahte kimligin düsmani ve güclü durusun anahtaridir.

Bizim kimligimizi yansitan karakteristiklerimiz, özümüzü olusturan, tarihin derinliklerine uzanan duyularimiz, duygularimiz ve bilinclerimiz her milletin oldugu gibi varolma sartidir.

Sanatimiz ise bizim kimligimizi ortaya koyan en önemli varligimidir.

Türkmen sanatina en güzel örnek türkülerimiz ve horyatlarimizdir. Biz Türkmenler bakimindan özlülük ve sanat iliskisine en güzel örnegi, anadolu Türkü ve Türkmen sanat ve tarihini yakindan taniyan Yazar Ganim Erdem’in „Rüyalar“ kitabinda buluruz; „Birsi Alma Birsi Purtkal birsi Moz“ baslikla yazida rüyasini anlatirken, ögretmenlik yaptigi bir ögrencisinin adi gecen Kerkük Türküsünü (Anadolu’da Irak Türkmen türkülerine verilen ad) söylerken „Birsi Nar“ yerine „Birsi Moz“ gibi degistirmesine, aciklamali düzeltmesini söyle anlatiyor Ganim Erdem; „ Türküde nar yerine muz kelimesini kullanamzsin , cünkü Kerkük Türküleri’nin kaynagi cografyada nar yetisir , muz degil. Bu nedenle türkü ve sanat hayatlarina nar yerine muzun girmesi yabancililasma ve özden ayrilmak anlamina gelecektir“. Benzer bir örnegi de, Kerkük Tisin okulundayken sahsen yasadim; Resim ögretmenim Navzat hoca, „Alma agacinda armut cikmayacagi icin, {alma}yi dogru cizin“ diyerek öze bagliligi vurgulamaktaydi.

Görülmektedir ki, ortak milli köken ve duygularimiza ragmen cografi, sosyal sartlar sonucu cevre etkilesimi, anadoluyla aramizda yerellik bakimindan zengin noans farkliliklari ortaya cikarmaktadir.

Türkmenelin’de yetisen bir ressamin örnegin deniz ve orman manzaralari icerikli tablolar ortaya cikarmasi da sanatta özlülük ile celisir.

Konumuza en bariz ve somut örnek ise Türkmeneli yerel ses sanatcisi Ibrahim Rauf’un
Türkmen hoyratlarinin musiki usullerinin yer aldigi yeni eseridir; Kerküklü ses sanatcisi Ibrahim Rauf belki de sanat hayatinda ilk defa özüyle celismeyen yerelligi yansitmaktadir basarili eserinde.

Sanatcimiz, Anadolu ses sanatcilarinin radyo-tv formatiyla seslendirdikleri Türkmen oyratlarindan farkli ve Abdülvahab (haba) gibi Türkmen yerel sanatcilarinin yönetimini kullanmasi, öze dönüs ve yerel karakteristiklerimizi koruma bakimindan da önemli ve umut vericidir. Sanatcimizin kendi yorumuyla „bizim hoyratlarimiz ancak bu uslubla okunmalidir ki hakki verilebilsin“.

Sayin ses sanatcimizi calismasindan dolayi tebrik ederken Türkmen sanatinda özlülüge örnek bir eser olmasindan dolayi da sahsim adina tesekkür ederim. 03 Ekim 2005
Savas Nurettin Karakaplan

Danimarka'dan ikinci protesto

01 Ekim 2005 tarihinde Århus'ta toplanan Danimarka'daki Türkmeneler, Irak anayasasi ve Türkmeneli ve Türkmenlere karsi uygulanan anti-demokratik uygulamamlari ikinci kez protesto etti. Sabah saatinde baslayan gösteri'de basin bildirisi okundu ve sloganlar atildi.
KAdin ve cocuklarin büyük ilgi gösterdigi yürüyüse Danimarka'nin Türk Milletvekili Sayin Hüseyin Arac da katildi ve Türkmenlerin yanlarinda oldugunu, yaptigi konusmada dile getirdi.
Danimarka'daki Türkmen derneklerinin bir araya gelerek gerceklestirdikleri toplanti 3 saat süreden sonra dernek üye ve yöneticilerinin bir araya gelerek benzeri faaliyetleri gelecekte gerceklestirmek gerektigini, bu konuda isbirligi icerisinde hareket edeceklerini ve Türkmenlerin arasina nifak sokamaya ve ayrimcilik yapmaya calisanlar konusunda görüsmüslerdir.

Århus Türkmen Kültür dernegi 'nin hazirladigi yemek programinin ardindan toplanti sona ermistir.

Türkmenler Hollanda'nin lahey kentinde Irak anayasasini protesto etti

29 Eylül 2005 tarihinde Hollanda'nin Lahey kentinde toplanan Türkmenler, Irakl anayasasini ve Talafer basta olmak üzere Türkmeneli ve Türkmenlere karsi uygulanan anti demokratik uygulamalari protesto etti.
Protesto yürüyüsüne Danimarka'nin yanisira diger avrupa ülkelerinden de destek gelmistir.
Yürüyüse Danimarka-Irak Türkmenleri Kültür Dernegi'nden katilan Dernek baskan ve yöneticileri Hollanda Türkmen Tanis dernegi ile birlikte Hollandali parlementerler ile de görüstü.

500 kadar Iraklı Türkmen de maça gelip, Beşiktaş’a destek verdi.

GURBETÇİLER, Beşiktaş’ı Malmö’de yalnız bırakmadı. Malmö’de yaşayan Türklerin yanı sıra İstanbul’dan ve çevre ülkelerden gelen yaklaşık 3 bin taraftar, ellerinde Türk bayrakları ve Beşiktaş flamalarıyla stattaki yerlerini aldılar. Havanın yağmurlu olmasına rağmen stadın yarısında gurbetçilerimiz vardı. Öte yandan İsveç’e iltica eden 500 kadar Iraklı Türkmen de maça gelip, Beşiktaş’a destek verdi.