Pazar, Şubat 18, 2007

Türk'ten Başka Dost...


Savaş NURETTİN

Irak'ta şiddet olaylarının engellenmesi için Bağdat'ta yeni güvenlik planları devreye sokulurken, çatışmalar Kerkük'te yoğunlaşmaya devam ediyor.
Saldırılar, Kerkük ve Türkmeneli'nin diğer bölgelerinde Türkmenlere karşı yoğunlaşıyor.

Kerkük'ün idari kontrolünü hedefleyen Kürt siyasileri Barzani ve Talabani, Türkmenleri bölmek amacıyla bütün kaynaklarını ITC'ne karşı seferber etmiştir. ITC'ne karşı propaganda ve bölme hareketleriyle Türkmenleri zayıflatma çalışmalarına hız vermiştir. Buna karşılık ITC ve Türkmen sivil kuruluşları 2007 yılını Kerkük yılı ilan ederek dünya çapında protesto yürüyüşleri, konferanslar düzenliyor. Türkmenler, önce Helsinki'de ardından Amsterdam'da Türkmeneli, ITC ve Irak bayraklarıyla avrupa meydanlarında referandumu protesto etti ve bu girişimlerini Isveç'in Malmö ve Yöteborg ve Avrupa'nın diğer şehirlerinde Mart ayında devam ettirecek. Dünya Türklerinin dışında hiç bir Müslüman ülke, Türkmenlerin bu dramına dur diyen yok. İslam alemi nerede ??

ITC başkanı Dr. Sadettin Ergeç de Avrupa hükümetlerini ziyaret turuna çıkarak referandumun iptali ile ilgili taleplerini, ziyaretlerinin son durağı Almanya Berlin'de dünya kamuoyuna duyurdu.

Referanduma bağlı gelişmeler aslında daha büyük boyutlarda çatışmalara dönüşmektedir. Türkmenleri bekleyen tehlikeler, aynı zamanda Türkiye'yi de yakından ilgilendirmekte ve güvenliğini tehdit etmektedir.

Kuzey'de Barzani ve Talabani bir Kürt özerk idaresine Kerkük'ü katmasının yanısıra Irak'ta İran nufuzlu mezhebi iktidar ve henüz sözü edilmeyen Taliban ve uzantısı grupların Kerkük'ü
kontrol'ü tehlikesi Türkmenleri ve Türkiye'yi hedef alan tehditlerdir.

Barış dini güzel 'İslam'ı siyasallaştırarak, ABD'nin islami terörle mücadele oyununu besleyen Al kaide ve uzantısı silahlı gruplar, Kerkük'ü yeni çatışma alanı seçmiştir. Kerkük'te Türkmenleri kaçırma ve suikast olaylarının arkasında çoğu zaman Talabani ve Barzani olduğu düşüncesi ne kadar doğruysa da , Türkmen ve Türkiye karşıtı diğer radikal dini grupların da Kerkük'ün Türkiye nüfusundan rahatsız olduğu artık tehlikeli bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bir kaç Amerikalı asker veya Kürt peşmergesini havaya uçurmak gibi görünen saldırılarda onlarca mahsum Türkmen sivil ve mülkü de yok edilmektedir. ABD ve suç ortakları Kürt peşmergeleri ile çatışan sözde İslami milisler, gelişmeleri, Türkmenleri de yok etme boyutuna getirmeye başlamıştır.
Uluslararası dengelerde ABD karşıtı cephenin beslediği sözde İslami teröristlerin, Türkmenlere ve Kerkük'ü işgal planlarına karşı peşmerge milisleriyle savaşması, Türkmenlerin ve Türkiye'nin menfaatlerini kolladığı anlamına gelmez. Nitekim bu gruplar ideolojik ve siyasi anlamda Kürt siyasilerden farkı yoktur.

Artık Türkmenler mücadelelerini ITC liderliğinde Necdet Koçak, M.İzzet Hattat, Adil Şerif ve arkadaşlarının 1960'lı yıllarda başlayan Türk milliyetçiliği ruhuyla sürdürmeleri tek çıkar yoldur.