Sayı: 582 - 30.01.2006
Ufuk Şanlı - Haşim Söylemez
Kerkük’te Beşiktaş sevgisi bir başka. Şehrin ilk Türkmen takımının futbolcusundan yöneticisine kadar herkesin fanatik Beşiktaşlı olması bunun en iyi göstergesi. Yeni kurulan takımın en büyük hayali bir gün Beşiktaş’la özel bir maç yapmak.
Silahların gölgesinde yapılan seçimlerdeki ihlaller ve kente sonradan gelen yerleşimcilerle ilgili tartışmalar devam ededursun, Kerkük sokaklarında bir taraftan da yeni başlayan Irak liginin heyecanı yaşanıyor. Irak liginin yeni takımları ABD işgali sonrasında ülkede yaşanan etnik ve dinî parçalanmaya da ayna tutuyor. Savaşın tüm çirkinliğine rağmen, futbol tüm dünyada olduğu gibi Irak’ın kuzeyinde de gündemdeki yerini koruyor. Sokaklarda Real Madrid, Manchester United, Liverpool veya Dortmund formalı gençler dolaşıyor. Kerkük’ün Türkmen mahallerinde ise Beşiktaş ve Fenerbahçe formasıyla gezen gençler göze çarpıyor. Futbola olan büyük ilgiyi halı sahalar olmadığı için toprak sahalarda hatta boş caddelerde yapılan çekişmeli maçlarda görmek mümkün. Sokak aralarında ve boş arsalarda yapılan maçların ülkenin diğer şehirlerindeki maçlardan farklı bir yanı var. ABD işgaliyle başlayan süreçte ülke adım adım etnik ve dinî açıdan parçalanmaya giderken bu süreçten Kerkük futbolu da nasibini alıyor. Savaştan önce Irak liginde tek takım olarak şehri temsil eden Kerkük Spor, savaştan sonra tıpkı ülke gibi parçalanır. Bu dönemde Türkmen, Kürt ve Araplar kendi spor kulüplerini kurarak yeşil sahalarda mücadele ederler.Üç yıl önce kurulan ve Irak tarihinin ilk ve tek Türkmen takımı “Kerkük Türkmen Ocağı” ya da bilinen adıyla “Türkmenspor” kısa zamanda şehrin en bilinen takımı haline gelir. Irak 3. Ligi’nde mücadele eden takımın teknik direktörlüğünü, bir zamanlar Irak Ordu millî takımı formasını da giymiş deneyimli bir isim olan Şahap Kerküklü yapıyor. Yaşları 17 ila 22 arasında değişen gençlerden kurulu 20 kişilik kadronun, bir anda mahalle arası maçlardan profesyonel kariyere geçiş yapan isimlerden oluştuğunu anlatan Kerküklü, oyuncularını uzun lig maratonuna bedenen ve zihnen hazırlamaya çalışıyor. Oldukça disiplinli, az konuşan bir çalıştırıcı görünümü veren Kerküklü hoca, oyuncularının çalışma azim ve disiplinlerinden son derece memnun olduğunu söylerken, bir taraftan da kafasını kaldırmadan oyuncularına talimatlar veriyor. “Daha çok gençler ve çok çalışmaları gerekiyor. Bu gençlerin içinde ileride yıldız olabilecek oyuncular var.” derken hatalı bir gol yiyen 18 yaşındaki kaleciyi sert bir ses tonuyla ikaz ediyor. Antrenmanlarını Kerkük’ün Sarıkahya Mahallesi’ndeki toprak sahada yapan genç futbolcuların kramponları, formaları hatta topları bile sınırlı. Bu yüzden formalarını sadece resmî maçlarda giyebiliyorlar. Malzeme sıkıntısı yaşamalarına karşın hiçbir yönetici ve oyuncu bu durumdan şikâyet etmiyor. Oyuncular tüm zorluklara karşın işlerini oldukça ciddiye alıyor. Takımın 19 yaşındaki golcüsü Cengiz Türkmen mazisi oldukça yeni bir takım olmalarına karşın kendilerinden çok fazla şey beklendiğini şu sözlerle anlatıyor: “Irak Türkmenleri eğitimli ve kariyer sahibi insanlar. Bu yüzden futbol ve diğer spor dallarından yıllarca uzak durmuşlar. Türkmenleri temsil eden bir takımın kurulması ve başarılı olması bizlere herkesin destek vermesini sağladı.” Takımın orta sahadaki beyni olarak takdim edilen bir başka genç oyuncu Muhammed Cemal ise ülkenin değişen sosyal koşullarının tüm maçları birer milli maç havasına soktuğunu anlatıyor: “Daha önce Kerkük kentinin bir futbol takımı vardı. Bu takımın 11 oyuncusundan 8 tanesi Türkmen, 3 tanesi Hıristiyan Araplardan oluşuyordu. Bugün şehirde her topluluğun ayrı futbol takımı var ve aynı şehir içindeki maçlar bile millî maç havasında oynanıyor.” Kerkük’te Beşiktaş Mahallesi Futbolcular uydu kanalları aracılığıyla sürekli Türkiye Süper Ligi’ni izliyor. Genç futbolcuların örnek aldığı futbolcu Fenerbahçe ve A Millî Takımın başarılı oyuncusu Tuncay Şanlı. Takımın orta saha oyuncularından Fazıl Abdülmecit, “Hepimiz Türkiye’de farklı takımları tutuyoruz ama hepimizin hayalindeki oyuncu Tuncay ağabey. Hepimiz hatta analarımız, babalarımız bile onun başarısı için dua ediyor. Hakan Şükür’ü ve Galatasaray’ı da çok seviyoruz ama Tuncay’ın yeri bir başka…” diyor. Futbolcuların büyük bir bölümü günün birinde Türkiye’deki takımlardan birinde futbol oynamayı hayal ediyor. Ağızlardan ilk olarak Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş takımları çıkıyor. Galatasaray’ın Avrupa’daki başarılarından gözleri parlayarak bahseden genç oyuncuların yüreklerindeki takım ise Beşiktaş. Takımın genel koordinatörü Faik Cemil Kasap, Kerkük Türkmenlerinin Beşiktaş sevgisinin uzun bir geçmişe uzandığını söylüyor. Kasap’ın açıklamalarına göre 1966 yılında Irak Futbol Federasyonu’nun davetlisi olarak ülkeye gelen Beşiktaş futbol takımı Kerkük’te misafir olarak kalır. Bu sırada oyuncularının büyük çoğunluğu Türkmenlerden oluşan Kerkük futbol takımıyla bir dostluk maçı yapar. Maç şehirde günlerce konuşulur. İnsanların Türkiye’ye ve ay-yıldıza duyduğu özlemi gideren Beşiktaş şehirde bir efsane haline gelir. O tarihten itibaren Kerkük şehri Beşiktaş’la yatar, Beşiktaş’la kalkar. “Burada yürekler Beşiktaş için atar. Beşiktaş’ın başarıları ve başarısızlıkları burada günlerce sohbet konusu olur.” diyen genel koordinatör Kasap, takımın son yıllarda aldığı başarısız sonuçların taraftar sayısını azaltmadığını da sözlerine ekliyor. Bu sevginin bir ürünü olarak şehrin bir mahallesine de Beşiktaş adı verilmiş. Tuncay Şanlı hayranı ama Beşiktaşlı genç futbolcuların hayallerinden biri de Beşiktaş’ın yeniden şehre gelmesi ve kendileriyle bir dostluk karşılaşması yapması. Takımın genel sekreteri Abbas Türkmen, bir gün Beşiktaş’ın yeniden şehre geleceğine dair inancını koruyanlardan biri. Türkmen, “Beşiktaş’ın şehre gelmesi burada bir bayram havası estirir. Burada Türkmen, Kürt, Arap herkes zaten kara kartalı bir şekilde biliyor. Gelirse muhteşem olur.” diyor. Türkmenspor futbolcularının gelirleri Türkiye’deki meslektaşlarıyla kıyaslandığında son derece düşük. Asgari ücretin 100 dolar olduğu ülkede, takımın oyuncuları 120 dolar maaş alıyor. Futbolcuların büyük çoğunluğu hâlâ öğrenci oldukları ve aileleriyle yaşadıkları için aldıkları bu maaş oldukça tatmin edici. Mezun olup üniversiteye gidemeyen birkaç oyuncu ise futbolculuğun şu anda para kazanmak için iyi bir meslek olmadığını düşünüyor. Kerkük Türkmenleri Irak sporuna damgasını vuracak Kerkük Türkmenspor, Irak Türkmenleri Öğrenci ve Gençler Birliği (ITÖGB) bünyesinde faaliyet gösteriyor. Irak’taki Türkmenleri temsil eden uluslararası tek sivil toplum örgütü (NGO) olan topluluğun başkanlığını Mehmet Ağaoğlu yapıyor. Musul, Kerkük, Telafer ve Bağdat’ta ofisleri bulunan topluluğun Türkmen gençlerinin fikren, ruhen ve bedenen gelişimini sağlamayı ve onları düzgün bireyler haline getirmeyi amaçladığını anlatan Başkan Ağaoğlu bu anlamda sportif faaliyetlere büyük önem verdiklerini dile getiriyor. Ağaoğlu son üç senede sadece Kerkük kentinde futbol, güreş, tekvando ve atletizm dallarındaözellikle de basketbolda ciddi başarılara imza attıklarını anlatıyor. “Basketbol takımımız K.Irak’ın tüm şehirlerinin yarıştığı bölgesel ligi birinci olarak bitirdi ve önümüzdeki sene profesyonel ligde oynamaya hak kazandı. Yine güreş takımımız Irak genelinde geçen sene ikinci oldu. Ciddi bir potansiyelimiz var ve kısa zamanda Irak sporuna damgamızı vuracağımıza inanıyorum.”
Silahların gölgesinde yapılan seçimlerdeki ihlaller ve kente sonradan gelen yerleşimcilerle ilgili tartışmalar devam ededursun, Kerkük sokaklarında bir taraftan da yeni başlayan Irak liginin heyecanı yaşanıyor. Irak liginin yeni takımları ABD işgali sonrasında ülkede yaşanan etnik ve dinî parçalanmaya da ayna tutuyor. Savaşın tüm çirkinliğine rağmen, futbol tüm dünyada olduğu gibi Irak’ın kuzeyinde de gündemdeki yerini koruyor. Sokaklarda Real Madrid, Manchester United, Liverpool veya Dortmund formalı gençler dolaşıyor. Kerkük’ün Türkmen mahallerinde ise Beşiktaş ve Fenerbahçe formasıyla gezen gençler göze çarpıyor. Futbola olan büyük ilgiyi halı sahalar olmadığı için toprak sahalarda hatta boş caddelerde yapılan çekişmeli maçlarda görmek mümkün. Sokak aralarında ve boş arsalarda yapılan maçların ülkenin diğer şehirlerindeki maçlardan farklı bir yanı var. ABD işgaliyle başlayan süreçte ülke adım adım etnik ve dinî açıdan parçalanmaya giderken bu süreçten Kerkük futbolu da nasibini alıyor. Savaştan önce Irak liginde tek takım olarak şehri temsil eden Kerkük Spor, savaştan sonra tıpkı ülke gibi parçalanır. Bu dönemde Türkmen, Kürt ve Araplar kendi spor kulüplerini kurarak yeşil sahalarda mücadele ederler.Üç yıl önce kurulan ve Irak tarihinin ilk ve tek Türkmen takımı “Kerkük Türkmen Ocağı” ya da bilinen adıyla “Türkmenspor” kısa zamanda şehrin en bilinen takımı haline gelir. Irak 3. Ligi’nde mücadele eden takımın teknik direktörlüğünü, bir zamanlar Irak Ordu millî takımı formasını da giymiş deneyimli bir isim olan Şahap Kerküklü yapıyor. Yaşları 17 ila 22 arasında değişen gençlerden kurulu 20 kişilik kadronun, bir anda mahalle arası maçlardan profesyonel kariyere geçiş yapan isimlerden oluştuğunu anlatan Kerküklü, oyuncularını uzun lig maratonuna bedenen ve zihnen hazırlamaya çalışıyor. Oldukça disiplinli, az konuşan bir çalıştırıcı görünümü veren Kerküklü hoca, oyuncularının çalışma azim ve disiplinlerinden son derece memnun olduğunu söylerken, bir taraftan da kafasını kaldırmadan oyuncularına talimatlar veriyor. “Daha çok gençler ve çok çalışmaları gerekiyor. Bu gençlerin içinde ileride yıldız olabilecek oyuncular var.” derken hatalı bir gol yiyen 18 yaşındaki kaleciyi sert bir ses tonuyla ikaz ediyor. Antrenmanlarını Kerkük’ün Sarıkahya Mahallesi’ndeki toprak sahada yapan genç futbolcuların kramponları, formaları hatta topları bile sınırlı. Bu yüzden formalarını sadece resmî maçlarda giyebiliyorlar. Malzeme sıkıntısı yaşamalarına karşın hiçbir yönetici ve oyuncu bu durumdan şikâyet etmiyor. Oyuncular tüm zorluklara karşın işlerini oldukça ciddiye alıyor. Takımın 19 yaşındaki golcüsü Cengiz Türkmen mazisi oldukça yeni bir takım olmalarına karşın kendilerinden çok fazla şey beklendiğini şu sözlerle anlatıyor: “Irak Türkmenleri eğitimli ve kariyer sahibi insanlar. Bu yüzden futbol ve diğer spor dallarından yıllarca uzak durmuşlar. Türkmenleri temsil eden bir takımın kurulması ve başarılı olması bizlere herkesin destek vermesini sağladı.” Takımın orta sahadaki beyni olarak takdim edilen bir başka genç oyuncu Muhammed Cemal ise ülkenin değişen sosyal koşullarının tüm maçları birer milli maç havasına soktuğunu anlatıyor: “Daha önce Kerkük kentinin bir futbol takımı vardı. Bu takımın 11 oyuncusundan 8 tanesi Türkmen, 3 tanesi Hıristiyan Araplardan oluşuyordu. Bugün şehirde her topluluğun ayrı futbol takımı var ve aynı şehir içindeki maçlar bile millî maç havasında oynanıyor.” Kerkük’te Beşiktaş Mahallesi Futbolcular uydu kanalları aracılığıyla sürekli Türkiye Süper Ligi’ni izliyor. Genç futbolcuların örnek aldığı futbolcu Fenerbahçe ve A Millî Takımın başarılı oyuncusu Tuncay Şanlı. Takımın orta saha oyuncularından Fazıl Abdülmecit, “Hepimiz Türkiye’de farklı takımları tutuyoruz ama hepimizin hayalindeki oyuncu Tuncay ağabey. Hepimiz hatta analarımız, babalarımız bile onun başarısı için dua ediyor. Hakan Şükür’ü ve Galatasaray’ı da çok seviyoruz ama Tuncay’ın yeri bir başka…” diyor. Futbolcuların büyük bir bölümü günün birinde Türkiye’deki takımlardan birinde futbol oynamayı hayal ediyor. Ağızlardan ilk olarak Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş takımları çıkıyor. Galatasaray’ın Avrupa’daki başarılarından gözleri parlayarak bahseden genç oyuncuların yüreklerindeki takım ise Beşiktaş. Takımın genel koordinatörü Faik Cemil Kasap, Kerkük Türkmenlerinin Beşiktaş sevgisinin uzun bir geçmişe uzandığını söylüyor. Kasap’ın açıklamalarına göre 1966 yılında Irak Futbol Federasyonu’nun davetlisi olarak ülkeye gelen Beşiktaş futbol takımı Kerkük’te misafir olarak kalır. Bu sırada oyuncularının büyük çoğunluğu Türkmenlerden oluşan Kerkük futbol takımıyla bir dostluk maçı yapar. Maç şehirde günlerce konuşulur. İnsanların Türkiye’ye ve ay-yıldıza duyduğu özlemi gideren Beşiktaş şehirde bir efsane haline gelir. O tarihten itibaren Kerkük şehri Beşiktaş’la yatar, Beşiktaş’la kalkar. “Burada yürekler Beşiktaş için atar. Beşiktaş’ın başarıları ve başarısızlıkları burada günlerce sohbet konusu olur.” diyen genel koordinatör Kasap, takımın son yıllarda aldığı başarısız sonuçların taraftar sayısını azaltmadığını da sözlerine ekliyor. Bu sevginin bir ürünü olarak şehrin bir mahallesine de Beşiktaş adı verilmiş. Tuncay Şanlı hayranı ama Beşiktaşlı genç futbolcuların hayallerinden biri de Beşiktaş’ın yeniden şehre gelmesi ve kendileriyle bir dostluk karşılaşması yapması. Takımın genel sekreteri Abbas Türkmen, bir gün Beşiktaş’ın yeniden şehre geleceğine dair inancını koruyanlardan biri. Türkmen, “Beşiktaş’ın şehre gelmesi burada bir bayram havası estirir. Burada Türkmen, Kürt, Arap herkes zaten kara kartalı bir şekilde biliyor. Gelirse muhteşem olur.” diyor. Türkmenspor futbolcularının gelirleri Türkiye’deki meslektaşlarıyla kıyaslandığında son derece düşük. Asgari ücretin 100 dolar olduğu ülkede, takımın oyuncuları 120 dolar maaş alıyor. Futbolcuların büyük çoğunluğu hâlâ öğrenci oldukları ve aileleriyle yaşadıkları için aldıkları bu maaş oldukça tatmin edici. Mezun olup üniversiteye gidemeyen birkaç oyuncu ise futbolculuğun şu anda para kazanmak için iyi bir meslek olmadığını düşünüyor. Kerkük Türkmenleri Irak sporuna damgasını vuracak Kerkük Türkmenspor, Irak Türkmenleri Öğrenci ve Gençler Birliği (ITÖGB) bünyesinde faaliyet gösteriyor. Irak’taki Türkmenleri temsil eden uluslararası tek sivil toplum örgütü (NGO) olan topluluğun başkanlığını Mehmet Ağaoğlu yapıyor. Musul, Kerkük, Telafer ve Bağdat’ta ofisleri bulunan topluluğun Türkmen gençlerinin fikren, ruhen ve bedenen gelişimini sağlamayı ve onları düzgün bireyler haline getirmeyi amaçladığını anlatan Başkan Ağaoğlu bu anlamda sportif faaliyetlere büyük önem verdiklerini dile getiriyor. Ağaoğlu son üç senede sadece Kerkük kentinde futbol, güreş, tekvando ve atletizm dallarındaözellikle de basketbolda ciddi başarılara imza attıklarını anlatıyor. “Basketbol takımımız K.Irak’ın tüm şehirlerinin yarıştığı bölgesel ligi birinci olarak bitirdi ve önümüzdeki sene profesyonel ligde oynamaya hak kazandı. Yine güreş takımımız Irak genelinde geçen sene ikinci oldu. Ciddi bir potansiyelimiz var ve kısa zamanda Irak sporuna damgamızı vuracağımıza inanıyorum.”